Site | : | Büyük Fırsat |
Destek Hattı | : | 444 4 233 |
Adres | : | ALPHA TIP MERKEZİ Kocatepe Mah Aydede Cad. No:18 Talimhane- Beyoğlu / İstanbul 0212 235 51 10 www.alphatip.com.tr www.sigaratedavi.com |
Gıda intoleransı nasıl oluşur?
Besinlerin yenmesi ve vücudumuzdan atılmaları arasındaki süreçte besinler sürekli bir parçalanmadan geçerler. İlk olarak ağızda parçalanmaya başlayan besinler, daha sonra mide asitleri ve hareketleri ile belli bir kıvama gelir ve bağırsağa geçerler. Bağırsaktaki çeşitli enzimlerin etkisiyle bu besinler en küçük parçalara kadar ayrıştırılırlar.
Besinlerdeki proteinler, bu ayrışma esnasında daha küçük parçalara, yani amino asitlere bölünür ve kana karışarak vücutta gerekli yerlerde kullanılmak üzere yolculuklarına devam ederler. Bazı proteinler amino aside parçalanamazsa ne olur? Vücudumuzda çeşitli enzimlerin olmayışı, bağırsak florasında bozukluklar veya geçici bağırsak sendromu gibi hastalıklar, besinlerin bagırsakta düzgün aminoasitleri oluşturacak şekilde parçalanmasını engeller ve gıdalar kana parçalanamadan geçerler. Savunma sistemi bunlara yabancı bir madde gibi muamele yapar ve aynı bir bakteriye veya virüse saldırdığı gibi savunma sistemini harekete geçirir.
Bu saldırının neticesinde vücutta enflamasyonlar oluşur ve yan etkiler belirmeye başlar. Yükselen CRP değerleri en başta halsizlik, metabolizma yavaşlaması, bağırsak problemleri gibi semptomlara yol açar. Hastanın aynı gıdayı, farkında olmadan düzenli tüketmesi durumunda daha birçok kronik hastalık gelişmeye başlar.
Gıda İntoleransı Gıda Alerjisinden Farklıdır. Gıda İntoleransı gıda alerjisi ile karıştırılmamalıdır. Gıda alerjisi az kişide görülür ve kısa bir vakitte öldürücü etkilere kadar varan sonuçlar doğurabilir. Örneğin fındığa veya deniz mahsullerine Gıda Alerjileri olan kişiler 1 saatten az zamanda anaflaktik şoka girerek nefes bile alamaz hale gelebilirler. Gıda İntoleransında ise yediğimiz yiyeceklerin olumsuz etkisi 3-24 saat arasında çıkmaya başlar. Normal beslenen bir insan, 24 saat içinde birçok yiyecek yediği için, yaşadığı sorunun gıdadan olduğunu bilse bile hangi gıdadan olduğunu tespit etmesi çok zordur.
Örneğin sabah çikolata yemiş ve sonra geceye kadar 2 öğün yemek yemiş biri, gece yatmadan ortaya çıkacak bir bağırsak sorununun sabah yemiş olduğu çikolatanın içindeki süte bağlayamaz. Gıda intoleransınızın olması, belirli gıda bileşenlerine karşı vucudunuzda ters bir reaksiyon olusacağı anlamına gelir. Bu durum, bağışıklık sistemi ile ilintili değildir. Bu bağlamda gıda alerjisinden çok farklıdır.
Gıda İntoleransı Tahmin Edilenden Daha yaygın bir hastalıktır. Dünya Sağlık Örgütüne göre dünya nüfusunun yarısında Gıda İntoleransı bulunuyor. 1 milyar kişide tanısı konmuş Gıda İntoleransı vardır ve WHO, bu rakamın 2015'te 2,5 milyara ulaşacağını öngörmektedir. (WHO, JUNE 2006)
Gıda İntoleransı, Şişmanlık, Kilo verememe, Migren, Akne, Nedeni bilinmeyen ödem, Gaz, Şişkinlik, Kronik yorgunluk, Kabızlık, Cilt problemleri (örn. sivilceler, kaşıntı nörodermatit, kronik egzama vs.), Romatizmal hastalıklar, Astım, İshal , Mide krampları, Depresyon, Uyku bozuklukları, Baş ağrısı, Solunum yolu hastalıkları, Kronik Farenjit, Sürekli nezle olma, Ağızda yaralar, Epigastrik Ağrılar, Crohn hastalığı, İrritabl Bağırsak Sendromu, Sık gribe yakalanma, Kronik burun akıntısı, OSB (Otistik Spektrum Bozukluğu), Sedef hastalığı, Nörodermatit, Ürtiker... gibi birçok hastalığa yol açabilir.
21. yüzyılda yapılan bilimsel araştırmalar göstermiştir ki eskiden sebebi bilinmeyen ve tedavisi olmayan birçok hastalığın temelinde Gıda İntoleransı yatmaktadır. İngiltere'de 2009'un sonunda dünyanın alerji araştırmaları konusunun iki lideri,York Üniversitesi ve Yorktest tarafından yayınlanan araştırma, yediğimiz gıdalar ile kronik rahatsızlıklar arasındaki bağlantıyı açıkça ortaya koymaktadır. Yeni bulgular; nüfusun %45'lik bölümünü oluşturan , irritabl bağırsak sendromu, romatizma, sedef gibi teşhisi konmuş hastalıklar için bir umut oluşturmuştur.
İyileşme oranları
York Üniversitesi tarafından yapılan bu heyecan verici araştırma 5000 hastanın katılımıyla gerçekleşti. Araştırmaya katılan hastalara ilk olarak York Testi uygulandı. Hastalar, York Testi sonucunda IgG antikorları üzerinden tespit edilen problemli gıdaları hastalar beslenmelerinden çıkardılar. Bu hastalardan %75'i 3 hafta içinde ciddi oranda iyileşme gösterdiler.
İyileşme gösteren hastalıkların bazılarının oranı şu şekilde oldu:
BİOREZONANS CHEK-UP
Rusların uzun yıllar üzerinde çalışarak geliştirdikleri akıllı cihaz, vücuttaki auranın (enerji alanı) beyne yolladığı sinyalleri analiz ederek, tüm organları tarayarak hastalıkları açığa çıkarıyor. Vücudun hangi bölgesinde 5 yıl sonra hangi hastalıkların oluşabileceği hakkında ayrıntılı bilgi de veren cihaz, ayrıca hastaya batı ve doğu tıbbının önerdiği ilaçlardan en fazla hangilerinin iyi gelebileceğiyle ilgili de bilgi sunuyor.
Dünyanın gelişmiş ülkelerinde yaygın olarak kullanılan cihazla vücuda düşük yoğunluklu elektrik sinyali verilerek tüm sistem ve organlardaki işlevsel bozukluklar tespit edilebiliyor. Cihaz başa takılan kulaklıklar (elektrot) sayesinde 30 - 45 dakikada tüm vücudu taramadan geçiriyor. Tarama sonucunda vücut yapısının yanı sıra tüm organlar renklerle gösteriliyor. Tüm organ ve sistemleri hastalanma riskine göre sıralayan program ileride oluşması muhtemel hastalıklar hakkında da ikazlarda bulunuyor. Bu işlemin ardından kişinin yaptırması gereken testler uygulaması gereken diyet programı, vücut yağ oranı, kolesterol düzeyi ve psikolojik karakter yapısı hakkında da detaylı bilgi veriliyor.
Program Tarama işlemi sırasında bozukluk olan bölgeleri çeşitli renklerle tanımlıyor. Tarama yaptığı kişinin elektriksel aktivitesini 15.000 normal insanın elektriksel aktivitesi ile karşılaştırarak sorunlu bölgeleri renklendirerek bilgisayar ortamında yorumluyor.